Metin kısacıktır ama Kuçuradi Etiğinin çerçevesini çizen, çok güçlü, temel bir metindir ve dün yazılmış kadar da günceldir. (Evet evet biliyoruz, değerli felsefe metinleri kolay kolay eskimezler. Ama “56 yılda hiçbir şey mi değişmez” dedirtiyor okuyunca.). 56 yıl sonra, 15 Temmuz askeri kalkışması ardından OHAL koşullarında, KHK’larla yönetilen Türkiye’nin bugününde yeniden ve hala çok anlamlı bu metin. Üzerine ahkâm kesmek yerine metni doğrudan paylaşıyoruz. Zira bizim üzerine fazladan söyleyecek tek bir sözcüğümüz yok.
KİŞİ
Bütün dünyada olduğu gibi, ülkemizde de, gerek toplumsal yaşamın geniş çerçevesi gerekse günlük ilişkilerin dar çerçevesi içinde olup biten birçok olayın en dikkat çeken belirtisi, çatışan anlayışların, çatışan çıkarların arasında kişilerin harcanmasıdır.
Her düşünen insan için bir sorun olan ya da olması gereken bu olgu, kendi kendini çeşitli bildirillerle bağlamış, bu bildirilerle de kendine çeşitli sorumluluklar yüklemiş olan zamanımızın insanı için çok özel bir anlam taşımaktadır.
İnsanlığa hizmet (ya da memlekete veya herhangi bir kuruma ve düşünceye hizmet) adı altında veya hizmet etmek niyetiyle kişilere yapılan haksızlıkların karşısında; bu haksızlıkları önemsemeyen veya önemsemeye korkan ya
da –en kötüsü- kendi çıkarları gerektirdiği
için önemseyen insanların tutumu karşısında boğazı tıkanan, midesi bulanan kişi için tek çıkar yol, kendisini bir örnek olarak öne sürüp, insanca yaşamak, böyle bir yaşamanın her yönden gelen tehlikeleri ne olursa olsun, i n s a n a -kendi kendisine- yakışırcasına yaşamaktır. Böyle bir yaşamanın temel koşulu, insanın
daha doğrusu, kişinin ana değer, kayıtsız şartsız ana değer olduğunu gerçekten görebilmek, bunu her boyutuyla kavrayabilmek ve gözden kaçırmadan davranmak, bunu göremeyenlerin çıkaracağı güçlükleri bile bile birşeyler yapmak, Don Kişotça da olsa birşeyler yapmaktır.
Çürümüş birkaç geleneği korumak için onlara kör bir inatla yapışıp, açık ve temiz pek çok doğruyu tepen insanlara;
- en temel haklarından herhangi birini elde etmeye ya da korumaya çabalayan insanlara kulak vermeyenlere;
- genel yararı korumak amacıyla kişileri harcayan; tek bir kişi haksızlığa uğruyorsa hiçbir genel yararın korunamayacağını görmek istemeyen insanların tutumuna;
- erdemden söz eden, ama sıra erdemli bir eyleme geldiğinde duraksayan insanların tutumuna;
- herhengi bir alanda bir değişiklik yapmanın gerekliliğini gören, ama böyle bir düşünceyi ortaya atmakla yerleştikleri koltuğu yitireceklerinden korkan ve birçok değerli şeyin yok olması pahasına bile olsa, renksiz durumlarını korumayı daha uygun bulan insanların tutumuna;
- görünüşte yasaya uygun, ama hak duydusuna aykırı işler yapmayı “mubah” sayanlara;
- kendi aleyhine bile olsa, kişiden bağımsızlığını –etik anlamdaki bağımsızlığını–, suç işlemedikçe
esirgemeye hakkımız olmadığını göremeyen insanlara;
- toplumda sivrilebilmek için her kalıba girmekten ya da suçsuz insanları ezmekten çekinmeyen insanların tutumuna;
- haksız, yasadışı işler yapmak istemeyenleri kovmak isteyenlere;
- her doğan insanı yaşatmak ve eğitmek, herhangi bir karşılık istemeden yaşatmak ve eğitmek zorunda olduğumuzu göremeyenlere;
- “Gemisini kurtana kaptan”, “Bana dokunmayan yılan binlerce yıl yaşasın” anlayışı içinde, kendilerine saygı göstermeyi unutanlara;
- bugüne kadar kişinin ana değer olduğunu, günde binlerce defa unutup yapılan hareketlere, ayarlanan tutumlara, olup bitenlere;
- bundan sonra, bu doğru unutularak yapılacak tüm hereketlere, biçimlenecek tutumlara, olup bitecek şeylere, itiraz etmek –ama yine de bunlara anlayış göstermek- insanca yaşamanın temel koşullarındandır.
* Kuçuradi İoanna, Çağın Olayları Arasında, Türkiye Felsefe Kurumu Yayınları, 2009 (üçüncü baskı), Ankara
İstanbul Kitap Fuarı'nın Bu Yıl "Onur Yazarı": Prof. Dr. İoanna Kuçuradi
Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı, otuz
beşinci yaşını 12-20 Kasım 2016 tarihleri arasında TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi - Büyükçekmece’de kutlayacak. Fuarın buyılki teması Felsefe ve İnsan, "Onur Yazarı" ise Prof. Dr. İoanna Kuçuradi
Kitap Fuarı Danışma Kurulu tarafından alınan kararla filozof-akademisyen Sayın Prof. Dr. Ioanna Kuçuradi 35. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı “Onur Yazarı” olarak belirlendi. Fuar sekreteryasından yapılan duyuruda Fuar süresince Kuçuradi’nin yaşamı ve eserleri üzerine, kendisinin de katılımıyla çeşitli paneller ve etkinlikler düzenleneceği belirtildi. Fuarın teması ise “Felsefe ve İnsan” olarak kararlaştırıldı. Tema kapsamında İstanbul Kitap Fuarı yurt içinden ve yurt dışından pek çok yazarı konuk etmeye hazırlanıyor. Fuar, tema kapsamında Prof. Dr. Ioanna Kuçuradi’nin ve birbirinden değerli yazarların katılımıyla çeşitli kültür etkinliklerine ev sahipliği yapacak.
TÜYAP tarafından düzenlenen 35. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı, 26. İstanbul Sanat Fuarı-ARTİST 2016
ile eş zamanlı gerçekleştirilecektir. Girişin öğrenci, öğretmen, emekli ve engellilere ücretsiz olduğu fuar, hafta içi 10.00-19.00, hafta sonu ise 10.00-20.00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek; fuarın son günü olan 20 Kasım Pazar akşamı ise 19.00’da sona erecektir.
Yorumlar (0)