Biz şimdi alçak sesle konuşuyoruz ya
Sessizce birleşip sessizce ayrılıyoruz ya
Anamız çay demliyor ya güzel günlere
Sevgilimizse çiçekler koyuyor ya bardağa
Sabahları işimize gidiyoruz ya sessiz sedasız
Bu, böyle gidecek demek değil bu işler
Biz şimdi yanyana geliyor ve çoğalıyoruz
Ama bir ağızdan tutturduğumuz gün hürlüğün havasını
İşte o gün sizi tanrılar bile kurtaramaz

Cemal Süreya

Benim Ankara’m: Kuşlar

Kent ve kuşlar. Kent nedir? Ankara’nın kuşları, Ankara’nın park ve bahçelerindeki kuşlar. Kafamda dönüp dolaşan anahtar sözcükler. Nereden mi çıktı?

Benim Ankara’m: Kuşlar

 Doğa Derneği’nden arkadaşlarım eski bir Ankaralı olan benden Ankara’nın kuşlarını yazmamı istediler. Ama bir terslik var! Belki birçok şehir hakkında yazılar yazdım, tam da bu konuda. Hani denir ya, bir çırpıda çıkıverirdi hepsi. Ankara’ya gelince çıkıvermedi ama. Akabinde hızlıca, rastgele ve bilgisayarımdaki müzik çaların yinele tuşuna basılmış gibi aynı anahtar sözcükler. “Kent ve kuşları”, Kent nedir?”, “Ankara’nın kuşları”, “Ankara’nın park ve bahçelerindeki kuşlar”. Aslında sıkıntının kaynağı belliydi. İnsanı kente ait hissettiren nedir?

Bir kenti kent yapan ruh, bazen coğrafi bir farklılık, meydanlar, tarih, ortak kültürel miras bazen doğa bazen de hepsi demek. Aslında hissetmek için o ruhu, bir parçasına kendini ait hissetmek gerek. Kentin bir parçasını almak ve yerine kendinizden bir parçayı vermek demek. Bir şeylerinin size özel, size ait olduğunu hissetmek gerek. İşte size, sizden başka kimseye ait olmayan parayla pulla alınıp satılamayacak kadar değerli, size özel Ankaralı; kızılgerdan kuşu. Benim Çankayalı dostum. Kışın Ankara’da, gelişi ve gidişini takip ettiğim başka bir varlık yoktu sanırım. Uzun süre yukarıdaki anahtar kelimelerle boğuştuktan sonra beni Ankara’ya bağlayan ve düşününce gülümseyip özlediğimi hissettiren ne Kızılay’dı, ne de herhangi bir sokağı Ankara’nın. Orada doğmamış, büyümemiş, okul okumamış, âşık olup aşk acısı çekmemiştim. Beni de bu kente ait hissettiren Seğmenler Parkı’nın kızılgerdanlarıydı. Nede olsa kenti kent yapan insanı olduğu kadar taşı toprağı canlısı da aynı zamanda. Benim gibi sonradan Ankara’ya gelmiş ve alışmakta zorluk çekmiş Ankaralılara reçete olsun isterim bu yazı. Elbette Ankara’nın ruhunu derinden hisseden, uzaklarda bile olsalar Ankara başkadır diyen arkadaşlarıma da Ankara’yı sevmeleri için bir neden daha.

Ankara, İstanbul gibi kıtalar arasında siyasal anlamda bir köprü vazifesi görmese de, tam kavşağında yer alıyor Akdeniz, Avrupa-Sibirya ve İran-Turan bitki kıtalarının. Güneyinde Orta Asya’ya kadar uzanan bozkırlar, kuzeyinde ise Sibirya’ya uzanan ormanlara ev sahipliği yapıyor. Aynı zamanda Beypazarı gibi Ankara’ya kıyasla daha alçak rakımlı bazı mikro-klima özelliği gösteren alanlarda Akdeniz bitki coğrafyasına ait canlılara yaşam alanı sağlıyor. Bir nevi Dünya’nın Newyork’u, Avrupa’nın Berlin’i, Orta doğunun İstanbul’u ve Beyrut’u gibi bitkiler ve kuşların da yer aldığı canlılar aleminde. Aynı kentte Akdenizliyi, Orta Asyalıyı ve Sibiryalıyı görebilirsiniz. Hal böyle olunca çok sayıda canlıyı ve yazının konusu olan kuş türlerini gözlemlemek için ideal bir yer halini alıyor Ankara’nın park ve bahçeleri. Günümüze değin Anadolu’da gözlenen 463 farklı kuş türünden 126 ötücü kuş türü gözlendi Ankara’nın park, bahçe ve kampüslerinde. Gökdoğan, kızıl şahin ve kerkenez ise gözlenebilen 20 farklı yırtıcı kuş türünden sadece üçü. Bu kuş türlerinden bazıları sadece kış aylarında, bazıları sadece yaz aylarında bazıları ilkbahar ve sonbahar göç döneminde saksağan ve karatavuğun içinde olduğu bazı kuşlar ise yıl boyu Ankara’da gözlenebiliyor. Gelin şimdi bu kuşları nerelerde görebileceğimize bir bakalım.

Kuğulu Park

Ankara’nın sembol parklarından biri olan Kuğulu Park, adını aldığı kuğular ile bilinir olmuşsa da park bünyesinde yer alan kavak ağaçları çevresinde çok sayıda kuş türü görülebilmektedir. Parkta görülen kuş türleri içerisindeki ağaç serçeleri özellikle dikkati çekmektedir. Anadolu’da yaygın olarak görülen serçe türüne kıyasla daha küçük ve yanağında bulunan bir benek ile kolayca fark edilebilen tür, parka gelecek kuş gözlemcilerinişaşırtacak türlerden biridir. Buna ek olarak özellikle ilkbahar göç döneminde halkalı sinekkapan gibi kuş türleri ilgi çekici renkleriyle parkı özel kılan türler arasındadır.

Altınpark

Ankara’nın park ve bahçeleri içerisinde en çok kuş türü görülen ve en çok araştırılan park olma sıfatını üzerinde bulundurmaktadır. Özellikle kış aylarında Anadolu için kış göçmeni olan kızıl ardıç, tarla ardıcı, sarı çinte ve kocabaş gibi türleri rahatça görebileceğiniz parkta, kış aylarında bozdoğan, gökdoğan göç dönemlerinde ise aladoğan, karaçaylak ve arı şahini gibi 15’e yakın yırtıcı kuş türünü yıl boyunca görebilirisiniz.

 ODTÜ Kampüsü

Ankara da şehir içerisinde kuş gözlemciliği açısından en önemli alan şüphesiz ODTÜ kampüsüdür. Kampüs içi doğal peyzajı ve eski Yalıncak Köyü mevkiindeki farklı habitat tipleri yıl boyu alanı kuş gözlemciliği açısından cazibe merkezi haline getirmektedir. 100’den fazla kuş türünü görebileceğiniz kampüste bazı yıllarda kızkuşu gibi sukuşları görebileceğiniz gibi Eymir Gölü’nde özellikle kış aylarında çok sayıda sukuşunu görebilirsiniz. Odtü’yü kuş gözlemcileri açısından özel kılan ve gelmeleri dört gözle beklenen asıl kuş türü şakraktır. Ülkemizde Kuzey Anadolu’da Karadeniz ormanlarında üreyen tür, kış aylarında alçak irtifalara inebilmektedir. Kış aylarında kampüste görülebilecek diğer özel tür ise dağ ispinozlarıdır.

 Güven Park- Meclis Park

Büyük binaların ve insan kalabalığının ortasında, hayatın telaşı almış başını giderken tek bir ses sizi tüm o kalabalıktan çekip alabilir. Güven Park’ta otobüs dolmuş kuyruklarında alabildiğince uzanan kuyruklarda birini havaya gözlerini dikmiş olarak görürseniz bilin ki o sesi duymuştur; yeşil papağan. Ülkemizde 90’lı yılların başından itibaren özellikle eski parklarda gözlenebilen tür, kafeslerden kaçıp ülkemizde yaşamayı başarabilmiş tropik bir kuş türüdür. Çok uzaklardan dikkatinizi çekecek sesi ve uzun kuyruğu ile kendini size göstermek için elinden geleni yapar. Meclis Parkı ve Güven Park’ta çok sayıda ötücü kuş türünü görebileceğiniz gibi özellikle yaz akşamlarında sesiyle dikkatinizi çekecek ishak kuşunu görebileceğiniz önemli alanlardır.

Seğmenler Parkı

Kızılgerdanların Ankara’daki kalesi olan park çok sayıda ötücü kuş türüne ev sahipliği yapmaktadır. Bunlar arasında yaşlı ağaçların gözdelerinde görebileceğiniz alaca ağaçkakan dikkatinizi en çok çekecek kuş türleri arasındadır. Meyve ağaçlarında göreceğiniz büyük baştankara ve mavi baştankara, yerlerde ve çalıların içende ise kara kızılkuyruk, karatavuk, dağ kuyruksallayanı ve ak kuyruksallayan size kendini kolayca gösteren kuş türleri arasındadır. Yaz aylarında ise boynunuzun tutulmasına neden olabilecek ebabil ve kırlangıç türleri park çevresinde görülebilecek güzel türlerden bazılarıdır.

Yorumlar (0)

Bu içerik ile henüz yorum yazılmamış