Yeni yılın ilk günlerinde Türkiye siyasi hayatında bir ilk yaşandı. Kürt siyasi hareketini temsil eden bir heyet, ilk kez MHP ile resmi düzeyde görüşme gerçekleştirdi. Bu durum, Kürt siyasi hareketinin Türkiye’deki ilk temsilcisi kabul edilen Halkın Emek Partisi’nin (HEP), 7 Haziran 1990’da kurulduğunu ilan etmesinden bu yana yaşanmamıştı.
Daha önce, MHP Genel Başkanı Alparslan Türkeş ile DEP Milletvekili Orhan Doğan, 1993 yılında, “Çapraz Ateş” adlı TV programında karşılıklı bir tartışma gerçekleştirmişti. Bu program iki siyasi temsilin yüz yüze fikri tartışma yaptığı en yakın mesafeydi.
Türkeş-Doğan tartışmasından 32 yıl sonra bugün MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Pervin Buldan, Ahmet Türk ve Sırrı Süreyya Önder’den oluşan DEM Parti heyetini Meclis’teki odasında kabul etti. HEP’in kuruluşundan yana geçen süreçte, bu görüşme resmi anlamda bir ilk olarak kayıtlara geçti.
Kürt sorununun çözümü için bu görüşme birkaç açıdan oldukça önemli. MHP gibi devletin milliyetçi kodlarını oluşturan ve tarihsel olarak oy oranı yüzde 10 civarında seyreden ve en önemlisi devlet içerisinde önemli ölçüde etkide bulunan bir partinin bu süreçte aktif aktör olması dikkat çekiyor.
MHP gibi bir partinin kurumsal olarak Kürt hareketi temsilcileri ile görüşmesi politik ilişkileri, dengeleri ve Türkiye’nin geleceğini içeren çok yönlü bir tartışmanın sürdüğünü gösteriyor. Görüşmenin merkezinde Abdullah Öcalan’ın verdiği mesajlar ve Kürt sorunu olduğu düşünüldüğünde görüşme daha da tarihi bir hal alıyor. 35 yıl önceki Türkeş-Doğan tartışmasından sonra geçen yıllarda konu aynı ancak denklem değişiyor.
Denklemin ilk değişkeni Türkeş döneminde Kürt sorunu daha çok Türkiye’nin bir iç meselesi olarak ele alınırken, şu anda ülke sınırlarını aşmış ve bölgesel bir sorun haline gelmiş olması. Bahçeli’nin 1 Ekim 2024’ten bu yana yaptığı çağrıların alt metninde de bölgesel sorunların olduğu biliniyor.
Kuşkusuz ki sorunun muhatapları Kürt sorunun çözümünde MHP'nin kurumsal olarak yer almasını önemsiyor. DEM Parti heyetinin MHP ile görüşmesinin tek başına sorunun çözümü için yeterli olmayacağı açıksa da sürecin ilerlemesi anlamında ciddi bir etkide bulunacağı da tartışmasız!
Yorumlar (0)