Biz şimdi alçak sesle konuşuyoruz ya
Sessizce birleşip sessizce ayrılıyoruz ya
Anamız çay demliyor ya güzel günlere
Sevgilimizse çiçekler koyuyor ya bardağa
Sabahları işimize gidiyoruz ya sessiz sedasız
Bu, böyle gidecek demek değil bu işler
Biz şimdi yanyana geliyor ve çoğalıyoruz
Ama bir ağızdan tutturduğumuz gün hürlüğün havasını
İşte o gün sizi tanrılar bile kurtaramaz

Cemal Süreya

Müzik Okumaları - 1

Holly Herndon - PROTO (4AD•2019)

Müzik Okumaları - 1



2019'un en çarpıcı müzik albümlerinden biri, deneysel elektronik müzik bestecisi Holly Herndon'un partneri Math Dryhurst ile birlikte ortaya koyduğu PROTO isimli çalışmasıydı. ABD'li bestecinin iki başarılı albümünden sonra üçüncü uzunçaları (LP) olan PROTO'nun en çarpıcı özelliği, kalabalık ortaklar listesinde bir de yapay zekâ barındırmasıydı.

Herndon, sanatsal yaratılarını uzun soluklu araştırmalara dayandıran, teknoloji, internet ve iletişim gibi meseleler hakkında sorular soran araştırma-odaklı bir besteci. İlk albümü MOVEMENT (2012), bestecinin dizüstü bilgisayarıyla olan ilişkisinden ilham almış, fiziksel ve dijital arasındaki alanı kendi sesi üzerinden keşfetmeye çalışmıştı. 2015'te gelen PLATFORM bu anlatıyı daha da ileri götürmüş, dijital gözetim kültürünü sorgulamıştı. Herndon bu çalışmasında özel anlarına gizlice kulak misafiri olmak için cihazlarına yüklediği yazılım tarafından yapılan kayıtları kullanmıştı. (Skype konuşmalarındaki kahkahaları, bildirim tonu, çok fazla sekme açık olduğunda meydana gelen disonans ses vs.). Herndon son albümünde bir adım daha ileri gidiyor ve yapay zekâ ile ilgili söylemlerin iki uç noktada (insanlığın sonunu getiren ya da onu kurtaran) seyrettiği günümüzde daha ayakları yere basan bir yaklaşımla mekanik ile "gerçek" bir işbirliğinin olasılığını araştırıyor.

Çalışmalarında insan sesini merkeze koyan Herndon, ilk kez bu albümünde bir koro ile işbirliği yapıyor. Bu koronun üyelerinden biri de Spawn; Herndon ve Dryhurst'un birlikte "doğurduğu," modifiye edilmiş bir oyun bilgisayarında çalışan sentetik multi-sesli bir yapay zekâ "bebeği".

Spawn, Herndon ve ekibinin kendisi için hazırladığı özel eğitim setlerini (bunlar, bireysel ve grup vokalizasyonlarından ve diğer ses tasarımlarından oluşuyor) taklit ederek çalışıyor. Bunu yaparken de kendisine bunları kodla manipüle etmeyi öğretiyor. Başka bir deyişle Spawn, taklit ediyor, yorumluyor ve müzikal fikirler geliştirebiliyor. Spawn'ın ısrarla bir beste otomatı olarak değil, bir 'ortak' olarak düşünüldüğü vurgulanıyor.

PROTO, dinleyicisini birçok fırsatta bu yaratıcı sürece dahil ediyor. Albümün açılış parçası olan "Birth"te Spawn'ın henüz pek anlam ifade etmeyen ilk sözcüklerini duyarken, "Canaan" ve "Evening Shades" parçalarında Spawn'ın canlı eğitim sürecine tanık oluyoruz. İkincisinde, çağrı ve cevap formunda önce bir grup insanın kolektif vokalizasyonunu, ardından da Spawn'ın konuşma terapisindeki küçük bir çocuk gibi duyduklarını yorumlayarak yanıt vermesini dinliyoruz. Herndon bu parçalarda mükemmel bilenmiş bir yapay zekâ ile göz kamaştırmak yerine, bizi Spawn'ın oluşumundaki garip ama güzel süreci (ve bu sırada yaptığı hataları) dinlemeye davet ediyor.

"Herndon, sanatsal yaratılarını uzun soluklu araştırmalara dayandıran, teknoloji, internet ve iletişim gibi meseleler hakkında sorular soran araştırma-odaklı bir besteci."

Spawn'ın öngörülemezliğinin en belirgin biçimde dışavurduğu parça "Godmother'". Bu parça için Spawn, spesifik olarak Herndon'un sesi ve elektronik müzik bestecisi Jlin'in (aynı zamanda vaftiz annesi) perküsyon müzikleri ile beslenmiş. Sonuç, iki kaynağı da tam anlamıyla yansıtmayan, tuhaf bir beatbox (ağızla ritim yapmak) performansı (Herndon'un sesinde).

PROTO geri kalan kısımlarında çaresizlik, kararsızlık ve özlem çığlıkları ile dolu bir albüm. Kuş ve tren gibi gündelik yaşamdan somut seslerin kullanıldığı "Crawler"da parçanın sonlarına doğru birbiriyle çakışan seslerden bir koro "Why am I so lost?" [Neden bu kadar kayboldum?] diye sorarken; "Fear, Uncertainty, Doubt"ta Herndon'un robot sesinden "I need to belong" [ait olmam lazım] sözleri dökülür. 'Alienation'da ise "we don't have to stand without eachother" [birbirimiz olmadan ayakta durmak zorunda değiliz] diye haykırır bir ses.

Albümün en katartik parçası ise "Frontier." Ekstatik bir Kutsal Arp (Amerikan Hristiyan topluluklarından gelen eski bir a capella şarkı geleneği) ilahisi olarak başlayan ve çabucak (şarkının doksanınca saniyesinde giren bir riff'le) dönüştürücü bir dans müziğine evrilen şarkı, insanlığın önündeki en büyük problemi olan iklim sorununa karşı harekete geçmeye bir çağrı: "Don't listen to what the silvers say / Their world is long gone / A leap or push, a path of love or of blood / Break from the past or a hunt" [Zenginlerin söylediklerini dinleme, onların dünyası artık yok / Ya bir sıçrama ya da itme / Ya bir sevgi ya da bir kan yolu / Ya geçmişten bir kopuş ya da bir av.]

Albümü kapatan "Last Gasp" ise apokaliptik bir groove eşliğinde bir şeylerin sonuna yaklaştığımızı ve neden gerçekten burada olduğumuzu yeniden düşünmemizi istiyor, mısralarından birinin dediği gibi, amaçsızca ilerlememizi değil. Proto başlığı yapay zekâ, politika ve internetin geleceğine yönelik ideolojik savaşların "protokol çağını" ifade ettiği gibi ilk, orijinal anlamına da geliyor. PROTO, hem "işler kontrolden çıkmadan önce bu 'ön' katmana ne tür değerler aşılamak istiyoruz, ortak bir gerçek olarak neyi alıyoruz?" sorularını soruyor; hem de bunun 'ilk' önermelerinden birini yapıyor: bir araya gelmek! Herndon'un PROTO'su zor, ileri görüşlü, canlandırıcı, dinledikçe kendini açan, ödüllendiren bir albüm.

Yorumlar (0)

Bu içerik ile henüz yorum yazılmamış