Cumhuriyetin aklı, bilimi ve yüreği harcına katıp yazdığı bir destan aslında.
Himalayalar’dan Virginia’ya.
Ankara’ya 6 ağaç getirilmiş.
Biri… Zamana, koşullara yenilmiş.
Beşi… Bugün birer anıt ağaç olarak tescilli.
Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği
Tescilleten, Kırsal Çevre'den Sevgili Ahmet Demirtaş ile gezdik.
Her sene anlatımlı, gezili Dendroloji Okulu açıp, çarşambaları uzmanlarıyla söyleşiler yapıyorlardı. Corona geçince son sürat devam edeceğine eminim.
Anıt ağaçları belirleyen de onlar.
Dahası?
İyisi mi dahası için bir adres vereyim:
www.kirsalcevre.org.tr/KC/KCanasayfa.php
Demirtaş, emekli olamayanlardan! Her sene artan sayıda katılımcıya ağaçları anlatıyor.
Yeni mezun heyecanı ve 40 yılı aşkın deneyimle...
Ağaçların her birini gördükçe duygulandım, gururlandım.
Ağaçların ve emek verenlerin önünde saygıyla eğildim...
Ortada Bahçesiyle Yüksek Teknik Okul’dan Fen Fakültesi’ne…
Bahçe, Ankara'nın göbeğinde. Burası eski havaalanıymış. Bir yanda Makine Kimya Enstitüsü, diğer yanda Rüzgâr Tüneli. Bölgede teknik hâkim yani!
"Burası Yüksek Teknik Okul (Ankara Teknik Üniversitesi) olsun" denmiş. Sonra "ODTÜ olacak, teknik üniversite olmasın!" denmiş. Tekniği kaldırılmış...
Fen Fakültesi... Fizik, kimya, matematik (1943) bölümlerine bir yıl sonra astronomi eklenmiş. Tandoğan yerleşkesinde. Bağlı olduğu Ankara Üniversitesi'nden önce kurulmuş. Efsane Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel'in;
"Kurduğumuz bu fakülte, gördüğünüz gibi Gazi Terbiye Enstitüsü binasında ve laboratuvarlarında misafir" sözleriyle Gazi'de açılmış. Misafirlik on yıl sürmemiş.
Sedat Hakkı Eldem. Sanayi-i Nefise'yi birincilikle bitiren, uzun yıllar pek çok yapıya imza atan mimar. Eldem, yaklaşık 70 yıl önce, Fen Fakültesi'ne halen ev sahipliği yapan 2 uzun taş yapısını (A ve B Blokları) yapmış. Yapılar, 21'i yabancı (fotoğraflarından saydım!) hepsi çok değerli hocalarla memleketi beslemeye başlamış. Hiç bitmemesini diliyorum...
Harika bahçe, bu iki enfes yapının arasındaki alanda.
Simetri
İki taş yapı. Ankara taşından. Karşılıklı...
Ağaçlarda da simetri var. Bir kapının iki yanında gülibrişim ağaçları. Pek güzeller. Yazın çiçekli ağaç oluyor!
Biri iyice serpilmiş, Ankara'nın en yaşlı gülibrişim ağacı olmuş.
İç bahçede ağaçlarla yaratılan simetriyi izlemeye devam edelim.
Ihlamur ağaçları, iki köşede.
Diğer iki köşede ağlayan çamlar.
Havuz
Nilüferli... Havuzundan taşan. Kendine hayran bırakan. Buyrun fotoğrafı!
Kentin Orta Yerinde 5 Anıt Ağaç ve Rekorlar
Her dem yeşil ağaçların bol olduğu bahçeyi tanıdıkça yeni rekorlarla karşılaşıyorsunuz!
İlki... 135 ağaç-ağaççık türü ile Ankara'nın en zengin ağaç türünü barındırıyor...
Diğer rekoru... Bu denli dar bir alanda, üstelik kentin ortasında, 5 anıt ağaçla...
Anıt ağaçlar...
Beşi de Başkent'in 'en'leri sahibi. Çapları, boyları, görkemlilikleriyle...
Ölçümleri ve tescilleri 2005 yılında yapılmış. Üzerlerinde bilgi plakaları var.
Birinde (ağlayan çam) 'çapı 40 santim' yazıyor. Yaklaşık 15 yıl geçmiş. Bugün 60-70 santimin üzerinde.
Diğeri, 25 metreden uzun. Doğukaradeniz Göknarı. Adından anlaşılıyor, Ankara'da yetişmiyor.
Gölgeliğe dikilmiş. Ustaca.
Ankara'nın en büyüğü olmuş. 50-55 yılda...
Ağlayan çam.
Pinus wallichiana.
İnanılmaz ama Himalaya Dağları'ndan! Adının kaynağı yaprakları. Mavimsi yaprakları kirli sarıya dek dönüşüyor püskül gibi sarkıyor.
Lawson yalancı servisi.
Chamaecyparis lawsoniana.
Kuzeybatı Amerika'dan. Siyah gibi küçük kozalakları sonradan kırmızımsı renge dönüşüyor.
Arizona selvisi.
Cupressus arizonica.
Mavi servi de deniliyor. Kuzey Amerika'dan. Doğal olarak yetiştiği yerler arasında Meksika da var. İçinde tohum saklayan kozalağı, dal tamamen kurumadan açılmıyor.
Doğukaradeniz göknarı…
Kafkasya'da da görülen bu ağaç Doğu Karadeniz'den...
Nisan aylarında üzerinde sarı-kırmızı kozalak görürseniz, onlar erkek çiçekleri. Daha sonraları kahverengiye dönüşüyorlar. Ağacın nerdeyse her yanındalar... Açık yeşil, tepeye yakın ve dik duran kozalaklar da görecesiniz. Onlar dişi çiçekleri... Erkek de dişi organ da üzerinde yani. Ağaca yoldaş, Sevgili Ahmet Demirtaş'tan yeni öğrendim, size de yazayım; bu duruma tek evcikli deniliyor.
Kurşunkalem ardıcı.
Anayurdu Amerika, Virginia'dan. Odunundan kurşunkalem yapılıyor. Kalemleri güzel kokulu oluyor.
Japon Kriptomeryası.
Yapraklarından dolayı kadife çamı denilen. 10 sene kadar önce kaybetmişiz. Kökleri duruyor...
Hayalet Bisiklet
Bir bisiklet! Kurşunkalem ardıcına dayalı.
Hayalet Bisiklet. Bembeyaz boyalı.
Bir de yazı asılı, üzerinde isimler yazılı.
Hasan Berk Baysal
Meril Çiğdem Durmuş
Zihni Şahin
Tolga Beyenir
Cumali Güçlü
Murat Demirtaş
Mustafa Onur Karaca
Çağatay Avşar
Hayatlarını kaybetmişler, bisiklet üzerinde.
Onların anıları yaşasın ve başka kayıp yaşanmasın dilekleriyle...
'Bisiklet yolu' yoksunu memleketimde,
Ardıca yaslanmış, çalınması riskine karşı, zincirle...
Bir iç bahçe aslında.
Ünlü mimarın iki harika yapısı arasında.
Bembeyaz Hayalet Bisikletli,
Rengârenk nilüferli.
Himalayalar'dan Virginia'ya,
Anıt ağaçlar gizli...
Yürüyün bu yeşil ağırlıklı dünyada,
Sevgili Demirtaş'a, katkısı olan, okutan ve okuyanlara selamla...
Yorumlar (0)