Ama Anadolu’da, birçok yerleşmede yer alan en eski hamamların hepsi de, Roma döneminden kalma. En doğuda Anadolu’dan, başlayarak İngiltere’nin batı kıyılarına yakın Bath kentinde bile hamam yapmış Romalılar. Romalılar hamamı, bir kentin en önemli kamusal alanlarından biri olarak görüyorlardı. Anadolu’dan Okyanus’a kadar birçok eski kentte veya kent harabesinde, var Roma hamamı.
Orta zamanlarda da, özellikle Anadolu’da kaplıca kentlerinde, hamamlar hep önemli oldu. Sultanahmet (At) Meydanında, Ayasofya’nın tam karşısında bile hamam var. Osmanlı mimarları hamam çizmeyi ve yapmayı her zaman sevdiler. Çünkü Osmanlı kentinde de hamam, evlerde su sistemi olmadığı için, önemli yeri olan kamusal bir yapıydı ve işlevi de Roma dönemindekine oldukça yakındı. Osmanlı hamamları, bütün imparatorluk kentlerinde, Anadolu’da ve Doğu Akdeniz’de yaygın olarak bulunuyordu.
Ya modern hamamlar? Modern zamanlarda hamam, kentin eskisi kadar önemli kamusal alanları içinde sayılmıyor. Bazen temizlik için gerekli sayılıyor, ama çoğu kez turizme eklenmiş bir biçimde, ya bir spa, ya da yüzme havuzuna eklenmiş biçimlerde hamamlar veya otel hamamları var. Ama modern mimari, öyle “kubbesi tamam” hamam yapmıyor artık. Kentlerde, modernist bir mimarın elinden çıkmış hamam çizimlerine ve uygulamalarına pek rastlanmaz.
“Ankara ne bir kaplıca kenti ne de suyu bol olan bir yer. Bununla birlikte kent, hamamları, kendi tarihinin ilk dönemlerinden beri, bir biçimde kültürün bir parçası haline getirmiş.”
Şu soru önemli: Hangi kentte, hem Roma hamamı, hem Osmanlı döneminden kalma hamamlar (çok büyük programlı olmasalar bile) hem de modern (Türkiye için ise, modern mimarinin öncülerinden biri sayılabilecek) bir mimar elinden çıkmış hamam yapısı var?
Bu sorunun yanıtı, “sadece Ankara’da” olsa gerek.
Ankara’da AOÇ’de, Ernst Egli tarafından tasarlanmış ve uygulanmış modern bir hamam bulunuyor. 1937-1939 yılları arasında inşa edilen AOÇ Hamamı için, Büşra Kul Harmankaya (2019), “... dönemin önemli mimarlarından biri olan Ernst Egli’nin sıradışı bir yapısı olarak karşımıza çıkar. Yabancı bir mimar tarafından, modern anlayışla tasarlanan bu yapı, az sayıda örneği bulunan dönemin hamam tipolojisindeki yapıları arasında, mimari açıdan merak uyandıracak bir özgünlüğe sahiptir.” diyor.
Egli1, Ankara’nın modern bir kent olarak kurulmasında, mimari açıdan çok fazla katkıda bulunmuş mimarlardan biridir. Kul Harmankaya, bu yapıyı, “geleneksel hamam plan şeması ve mimari öğelerin, Ernest Egli tarafından modern bir tasarım anlayışı ve yapım teknolojisiyle, modern mirasımızın nadir örneklerinden biri olarak karşımıza çıkmaktadır” diye değerlendiriyor ve ekliyor: “Dönemin modern mimari izlerini taşıyan yapı, kubbeli kübik formlarla, çıkmalı bir prizmanın birleştiği sade bir geometrik formda tasarlanmıştır.”
Gerçi 1960’dan sonra yapı terk edilmiştir ve artık kullanılmayan bir yapı olduğu için, bugün oldukça kötü bir durumdadır. Egli’nin, Ankara’nın modern zamanları için yaptığı hamam, fabrikaların, depoların, paketleme bölümlerinin bulunduğu yerdedir. Ayrıca yakınında, işçiler için bir konut alanı vardır. Bir anlamda küçük bir alt-merkezin parçası olarak düşünülmüştür. Hamam, bu bütünlüğün içinde modern bir işlev olarak ele alınmıştır.
Artık kullanılmamakla birlikte hamam, yine de Ankara’yı, bu bakımdan ilginç kentlerden biri haline getiriyor. Ankara ne bir kaplıca kenti ne de suyu bol olan bir yer. Bununla birlikte kent, hamamları, kendi tarihinin ilk dönemlerinden beri, bir biçimde kültürün bir parçası haline getirmiş.
Bütün zamanların hamamlarını bir arada görebileceğimiz bir kent olarak Ankara, belki de bu bakımdan dünyanın tek örneğidir?
Yararlanılan kaynaklar
- Harmankaya Kul Büşra (2019), Atatürk Orman Çiftliği Hamamı, Dosya 43: Modern Mimarlık Mirası, TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi, ss. 72-76
- Aslanoğlu İnci (2001), Erken Cumhuriyet Dönemi Mimarlığı 1923- 1938, ODTÜ Mimarlık Fakültesi Yayınları, Ankara
- Kul, Büşra (2012) Bir Erken Cumhuriyet Dönemi Yapısının Koruma Önerisi: Atatürk Orman Çiftliği Hamamı, Yüksek Lisans Tezi, Ortadoğu Teknik Üniversitesi Restorasyon Bölümü
1 Enst Egli’nin Ankara’daki en önemli yapılarından bazıları şunlardır: Musiki Muallim Mektebi (Konservatuar/ şimdi Mamak Belediyesi, Cebeci), İsmet Paşa Kız Enstitüsü (Atatürk Bulvarı üzerinde, şimdi Zübeyde Hanım Kız Meslek Lisesi), Mülkiye Mektebi (AÜ SBF, Cebeci Kampüsü), Ticaret Lisesi (Talatpaşa Bulvarı, Türk Hava Kurumu karşısı, vb.)
Yorumlar (0)