Tekrarın yararı olmasa da hafızaları tazelemek için bir kez daha söylemek gerek. Ülkemiz ekonomik, toplumsal, siyasal ve kültürel, artık adı her ne olacaksa o alanda yaşamın daha da zorlaştığı bir süreç içinde. Bu günlerde ayakta kalmak ve bu süreçten çıkmak elbette mümkün. İşte kooperatif tarzı yapılanmalar da bu süreçte ayakta kalma imkanlarını açığa çıkaracak araçlardan birisi...
Kooperatif toplumsallaşma zeminlerinin hızla ortadan kalktığı koşullarda yeni bir toplumsallaşma zemini olarak tanımlanabilir ki, öyledir de. Eğer ihtiyaç somut konular etrafında bir araya gelmek ve teker teker altından kalkamayacağımız konularda bir şeyler yapmaksa kooperatif bunun için bir araçtır. Yani bir araya gelmenin ve bir
şeyler düşünüp hayata geçirmenin bir aracı olarak kooperatif önümüzü açabilir.
Kapitalizmin ekonomik mantığı artık sofralarımızı, içtiğimiz sudan yediğimiz ekmeğe kadar en temel ihtiyaçlarımızı güvensiz hale getirmiş durumda.
Kapitalizmin ekonomik mantığı artık sofralarımızı, içtiğimiz sudan yediğimiz ekmeğe kadar en temel ihtiyaçlarımızı güvensiz hale getirmiş durumda. Endüstriyel gıda üretiminin sonuçlarından haberdar olmak, yaşamı doğrudan tehdit eden sonuçlardan kaçınmak yani bilmek ve bilginin gereğini yapabilmek artık ertelenemez bir ihtiyaç. Küçücük çocukların kanser olduğu, kalp krizine maruz kaldığı ya da hergün bilinmedik sağlık problemlerinin tanımlanıp hiç bir sonuç vermeyen tedavi önerisi bonbardımanlarıyla sürüyor günlük yaşam.
Bütün bunlarla toptan baş etmek, bugünkü cılız reflekslerimizle elbette mümkün görünmüyor. Ancak yine de yapılacaklar var ve bunların ertelenmesi gıda kaynaklı sorunların katlanarak büyümesi anlamına gelecek. Süreç hakkında bilgisi ve bilginin gereğini yerine getirecek olanakları olan herkes, bu sürecin sonuçlarından kaçınmaya çalışıyor, ancak güçleri birleştirerek, daha organize hareket ederek daha etkin sonuçlara ulaşılacağı da ortada. Yani en azından ortak hareket imkanı yakaladıklarımızla endüstriyel gıda terörüne karşı, mikro ölçeklerde de olsa bir direnç alanı yaratmış ve varlığımıza yönelik tehdidi bir parça ötelemiş oluruz. Ki bu bile, açığa çıkacak başka sonuçlarla birlikte azımsanacak bir şey olmasa gerekir.
Ortaya çıkacak ilk sonuç elbette tükettiğimiz ve tüketilmesine referans ve aracı olduğumuz şeyin ne olduğunu bilmemiz olacak. Günümüzde organik gıda, gıda güvenliği gibi söylemlerle ve esas olarak piyasa ilişkilerinin yeni bir manipülasyon aracı olarak yükselmekte olan yaklaşımlar karşısında doğru bilgiye biraz daha yaklaşma olanağı doğacak. Sağlıklı ve güvenli ürün için referansımız piyasanın manipülasyonları değil, bilenlerle geliştirilen ilişkilere dayalı sahici ilişkiler olacak.
Bu olanak uzun zamandır uzak kaldığımız ülke tarımıyla, hayvancılığı ile yeniden bağ kurmamızı, fikirlerden haberdar olmamızı, faaliyet gösteren kişi ve kurumlarla ortak mesai yapmamızı mümkün kılacaktır. Üretici ile tüketici arasındaki aracı kurumları olabildiğince etkisizleştirmek fiyat ve kalite açısından sonuçlar doğuracak. Kuşkusuz üretici ile ilişkilenmek, hemhal olmak yeni toplumsallaşma zeminlerine de kapı aralayacak.
Bütün bunları yaparken kooperatifler mevzuatını akılda tutup, pazar, piyasa ilişkilerine teslim olmadan, işin gereği neyse öyle davranarak bir süreç işletmek, hareket gerekçelerimizden birisi olan toplumsallaşma olanağının demokratik dinamiklerini de diri tutacaktır. İşin yürümesi ve kooperatifin amacına uygun olarak varlığını sürdürmesi için gerekli olan gelirin temin edilmesi ötesinde bir kar beklentisi içinde olunmayacak, kararların alınması ve takibi kooperatif bileşenlerinin katılımı esasında gerçekleştirilecekti
Topal Karınca Tüketim Kooperatifi genel hatlarıyla böylesi bir fikirler manzumesine dayanmaktadır.
Bu fikirlerin yaşama geçmesi, ete kemiğe bürünmesi için;
Ortaya çıkacak ilk sonuç elbette tükettiğimiz ve tüketilmesine referans ve aracı olduğumuz şeyin ne olduğunu bilmemiz olacak. Günümüzde organik gıda, gıda güvenliği gibi söylemlerle ve esas olarak piyasa ilişkilerinin yeni bir manipülasyon aracı olarak yükselmekte olan yaklaşımlar karşısında doğru bilgiye biraz daha yaklaşma olanağı doğacak.
Karıncanın ahvaline dair rivayet muhtelif. Kimisi Nemrut’un ateşinde yanan İbrahim’e su taşıdığını söyler, kimisi orman yangınına müdahale eden bir itfaiye eri donunda göründüğünü... Bazen Hicaz yoluna düşmüş bir hacı adayıdır, bazen azmiyle Timur’a rehber olmuştur. Hepsi bu hikayeye dahildir. Hikayenin esası ise hepsiyle birlikte ama hepsinden öte, umuda ve inanca yaslanan bir güzel yürüyüşe dairdir. Yürüyelim...
A) işin ilgililerinin de katılımı sağlanarak tedarik sürecinin,
B) dağıtım sürecinden nihai tüketiciye varıncaya kadar tüketim sürecinin amatör ruhla ve profesyonel bilinçle oluşturulması hedeflenmektedir.
Topal Karınca Tüketim Kooperatifinin bürokratik süreçleri tamamlanmış olup, ana sermayenin oluşturulması, üyeliklerin ve üye katılım paylarının tespiti aşamasına gelinmiş durumda.
Karıncanın ahvaline dair rivayet muhtelif. Kimisi Nemrut’un ateşinde yanan İbrahim’e su taşıdığını söyler, kimisi orman yangınına müdahale eden bir itfaiye eri donunda göründüğünü... Bazen Hicaz yoluna düşmüş bir hacı adayıdır, bazen azmiyle Timur’a rehber olmuştur. Hepsi bu hikayeye dahildir. Hikayenin esası ise hepsiyle birlikte ama hepsinden öte, umuda ve inanca yaslanan bir güzel yürüyüşe dairdir.
Yürüyelim...
;){kind=link}
Yorumlar (0)