Duyduk Duymadık Demeyin Ayrancı Semt Meclisi Kuruluyor…

Duyduk Duymadık Demeyin Ayrancı Semt Meclisi Kuruluyor…

Değerli komşularım merhaba,
Aylardır Kent Konseyleri ile ilgili bilgiler veriyor özellikle de potansiyellerini dikkatlerinize sunmaya çalışıyorum. Kent Konseyleri ile ilgili ilk yazıyı Solfasol Aralık 2020 sayısında “2021 ve Sorular ile Kent Konseyi”, ikincisini de gönüllülerin katkıları ile Solfasol Mayıs sayısında, on yazılık bir “Kent Konseyleri dosyası” olarak sizlere sunmuştuk.

Amacım; takip eden aylarda gelecek olan Kent Konseyleri Genel Kurullarına ilgilerinizi arttırmak idi. Sonra, 24 Haziran 2021 Perşembe günü Çankaya Kent Konseyi Genel Kurulu gerçekleştirildi, ben de Solfasol Temmuz sayısında “Biz Potansiyeli için Kent Konseyleri Genel Kurulları” başlığı ile gerçekleştirilen Çankaya Kent Konseyi Genel Kurullarına dair izlenim ve beklentilerimi yazdım. 10 Temmuz 2021 Cumartesi günü ise Ankara Kent Konseyi Genel Kurulu gerçekleştirildi ve ben de Solfasol Ağustos sayısında “Ankara Kent Konseyi Genel Kurulu ve Mansur Yavaş” başlığı ile beklentilerimi, önerilerimi ve sorularımı hem sizlerle hem de Ankara Büyükşehir belediye Başkanı Sn. Mansur Yavaş ile paylaştım. Yenimahalle Kent Konseyi Genel Kurulu ve Ayrancı Semt Meclisi Kuruluş Genel Kurulu öncesinde de Solfasol Eylül sayısında yine gündemim; Kent Konseyleri.
Okumaya başladığınız bu yazı Kent Konseylerinin olmazsa olmazlarından Semt Meclisleri ve “Ayrancı özelinde” Ayrancı Semt Meclisi ile ilgili. 
Israrla yazdıklarımdan anlaşılacağı üzere; “yaşanmışlıklara ve yaşanamamışlıklara rağmen” Kent Konseyleri, ülkemizin içinde bulunduğu dar boğazdan veya kaostan çıkışı zorlaştıran “temsili demokrasi ve oyuncularından” bizi kurtarabilme potansiyeli en yüksek araçlardan biri, diye düşünüyorum. 
Birkaç senede bir, birilerini “temsilci” (apartman yöneticisi, muhtar, aza, delege, dernek başkanı, belediye meclis üyesi, belediye başkanı, milletvekili) olarak seçerek sonra da sorumsuz olduğumuzu düşünerek sorunlar içinde yaşamaktan bıkmadık mı? Hepimiz rahatsız değil miyiz?
Artık etki alanlarımızda duyarlı, sorumlu, aktif komşu-hemşeri-yurttaş olmak zamanı gelmedi mi?
Evet, değerli hemşerilerim/komşularım, etki alanlarımızda değişim/dönüşüm süreçlerinin PARÇASI OLUNMALI, hem de olası en kısa zamanda. Aynı coğrafya ve/veya ilgi alanındaki kişileri fark etmek, tanışmak ve onlar ile ortaklaştırabileceğimiz adımları konuşmak için EN DOĞRU İKİNCİ ZAMAN ŞİMDİ! 
Konu özelinde, başlığa atfen vermem gereken bilgi şöyle; Ayrancı semtinin beş mahallesi olan Ayrancı, Aziziye, Güvenevler, Güzeltepe ve Remzi Oğuz Arık mahallelerinden komşularımın çağrıcılıkları sonrasında yapılan Çankaya Kent Konseyi Yürütme Kurulunun ilk toplantısında, Ayrancı Semt Meclisi KURULUŞ Genel Kurulunun Ekim ayında yapılmasına karar verilmiş. Sizce de heyecan verici değil mi?
Değerli komşularım, duyduk duymadık demeyin ve söz konusu beş mahalledeki konutlarda yaşayan veya işyerlerinde çalışanlara, semt içinde oluşmuş tüzel kişiliği olan veya olmayan tüm yapılara haber edin, AYRANCI SEMT MECLİSİ KURULUYOR!
Tıpkı Çayyolu’nda, Kırkkonaklar’da, Yüzüncüyıl’da, Üniversiteler’de, Sokullu’da, Seyran’da, İncesu’da olduğu gibi artık bizim semtimizde de MECLİSİMİZ olacak. Diğer semtlerdeki komşularımın hakkını yememek adına en iyi bildiğim ve sadece Çankaya ve Ankara’ya değil yurdumuzdaki tüm Kent Konseylerine örnek olabilecek “YENİ ve ETKİLİ ADIMLAR” atmayı başaran Çayyolu Semt Meclisi’nin kurulduğu 16 Şubat 2014’ten bugüne ortam hazırladığı ve gerçekleştirdiği güzelliklerden birkaçını sizlerle, özellikle de Ayrancılılar ile paylaşmak isterim. 
Ayrancı’da yaşayan komşular olarak Çayyolu’ndan öğreneceklerimiz ile daha yararlı ve etkili paylaşımlar gerçekleştireceğimizden hiç kuşkum yok. 
Birbirimizden öğrenerek Çayyolu, Ayrancı ve diğer Semt Meclislerinin yaratacağı sinerji ile Çankaya Kent Konseyi de potansiyeline uygun üretimlere ortam sağlayabilir hale gelecek, temsili demokrasinin iyi örnekleri yerine katılımlı demokrasi mücadelesi içinde hak ettiği yeri bulacaktır, inanıyorum.
Yukarıda sözünü ettiğim ÇSM Çayyolu Semt Meclisi’nden hepimizin ufkunu açacak ve cesaretini arttıracak birkaç bilgi vermem gerekir ise;

- ÇSM kuruluş genel kurulunda aldığı karar ile her sene bir haftaya (yanlış okumadınız bir haftaya) yayılmış genel kurullar yapıyor,
- ÇSM’de kuruluşundan bugüne başkan yok, iletişim ve temsilden sorumlu sözcüler var,
- ÇSM’de seçim yerine sorumluluk almaya aday olmak ve dileyen herkesin Yürütme Kurulu üyesi olmak hakkı var
- ÇSM’de üretim süreçleri kararları, ilgili Çalışma Grupları tarafından alınıyor, YK sadece koordinasyon ile çalışmaları kolaylaştırıyor,
- ÇSM’de tüm çalışmalar “etki alanları olan Çayyolu semtindeki” yaşam kalitesi ve yaşam alanlarına odaklanılarak, komşuların birbirlerini fark etmeleri ve birbirlerinden öğrenmeleri, birlikte kendi geleceklerini yönetmeleri üzerine kurgulanıyor,
- Altı yıldır Ekim-Mayıs ayları içinde her Perşembe akşamı gerçekleştirilen sohbetler farklı konuk ve konular ile devam ediyor. Birbirimizden öğrenmenin değerine olan inanç ile ülke genelinde “iyi örnek üreten” onlarca Kent Konseyi temsilcisi ÇSM’de konuk edildi,
- 2015 ve 2017 yıllarında akademik niteliği de çok yüksek olan “Çayyolu’nun geleceğinin konuşulduğu” iki Çalıştay yapıldı, bir kitap yayınlandı,
- 2019 yerel seçimleri öncesinde katılımlı süreçler ile “seçmen beyannamesi” hazırlandı ve Aralık 2018 ayı sonunda yayınlandı,
- ÇSM’nin Youtube sayfasından izleyebileceğiniz iki adet kısa filmi var,
- ÇSM’nin kendine özgün güfte ve bestesi ile şarkısı bile var,
- ...

Seğmenler Parkı Amfi Tiyatrosu Seğmenler Parkı Amfi Tiyatrosu
Seğmenler Parkı Amfi Tiyatrosu Seğmenler Parkı Amfi Tiyatrosu

Eeee başka diyenlere iki küçük bilgi daha; Diyanet Vakfı’nın sahibi olduğu sağlık imarlı parsel semtteki gelişime paralel, ciddi değer kazanınca, imar planındaki “sağlık imarını konut ve ticaret merkezine” çevirmeye çalışmışlardı. ÇSM gönüllüleri, semt muhtarları ve komşuları yanında meslek odaları ile de dayanışarak imar değişikliği sürecini durdurmayı ve sağlık tesisi imar durumuna sahip çıkmayı başardılar.
Başka bir yatırımcının semtteki en merkezi yerde bulunan yeşil alana hem Okçuluk spor kulübü hem de ticari alan yapma girişimi de Muhtarlıklar, komşular, Meslek odaları destekleri ve ÇSM Çevre ve İmar Uygulamaları çalışma grubu gönüllüleri koordinasyonunda durduruldu. Umarım devam eden hukuki süreç sonunda tamamen de engellenmiş olacak. 
Ayrancı’da yaşayan komşular olarak bu vb. iyi örneklerden öğreneceğimiz ve semtimizdeki yaşam kalitesini korumak/arttırmak adına birlikte yapabileceğimiz çok şey olduğuna ve birkaç sene içinde Çankaya/Çayyolu Semt Meclisi ile Bursa/Nilüfer Mahalle Komiteleri gibi parmakla gösterileceğimize kesinlikle inanıyorum. Yeter ki; yerel yönetim yasasının 76. maddesinin, Kent Konseyleri Yönetmeliğinin, Çankaya Kent Konseyi Yönergesinin, Çayyolu Semt Meclisi Yönergesinin bizlere sağladığı hakları, gücü, GÖNÜLLÜLÜK sorumluluklarını merak edelim, sahiplenelim.
Bence, ilk adım; KENT KONSEYLERİ ve MECLİSLERİNİN mevcut siyaset kültürümüzün tipik yapıları olan siyasi partiler, dernekler, sendikalar, sivil toplum örgütlerinden ÇOK FARKLI ve ÇOK YÜKSEK POTANSİYELE SAHİP olduğunu anlamak olmalı.
Semt Meclisi deyince bu kadar heyecanlanmamın ve bu yazıyı sizler ile paylaşmamın ilk iki nedeni 
- mevcut yapılarımızdaki dikey hiyerarşi yerine eşitler arasında çoğulcu yatay ilişkinin potansiyeli ve gücü ile,
- semtimizde ortaklaştırılan ihtiyaçlara dair Çalışma Grupları önerilerinin Ayrancı Semt Meclisi Genel Kurulunda karar altına alınması durumunda, Çankaya Kent Konseyi aracılığı ile Çankaya Belediye Meclisinin ilk toplantısında gündeme alınmasını isteme HAKKIMIZ olması. Eğer bizler süreci yeteri kadar semt sahibi komşumuz ile birlikte takip edersek Belediye Meclisi kararları taleplerimiz doğrultusunda gerçekleşecektir.
Ülkemiz yasalarında başka hangi sivil toplum örgütünün böyle bir hakkı ve gücü var sizce?
Biraz önce internetten edindiğim 2019 nüfus sayımı verilerine göre; Ayrancı (17.504), Aziziye (11.415), Güvenevler (9.458), Güzeltepe (6.617), ve Remzi Oğuz Arık (5.344) olmak üzere semtimizdeki beş mahallede yaklaşık 50.000 komşumuz yaşıyor. 
Sosyal medyaya göz atınca da; “Ankara Etkinlikleri” instagram sayfasının yaklaşık 423.000 kişi, “Çankaya Belediyesi” instagram sayfasının yaklaşık 57.500 kişi, “Ayrancı Ahalisi” isimli Facebook sayfasının yaklaşık 8.250 kişi, “Ayrancım Derneği” instagram hesabının yaklaşık 1.000 kişi, “Ayrancı Dolayları” instagram hesabının yaklaşık 900 kişi, Ayrancı Semt Meclisi instagram hesabının 94 kişi, facebook hesabının ise 557 kişi tarafından takip edildiğini görüyorsunuz.
Yani etkili olabilecek kadar semtli komşumuz var ve iletişim fırsatları ile ilgili ciddi bir eksiğimiz yok gibi görünüyor…  
Potansiyelimize rağmen İLİŞKİ ve İŞ BİRLİĞİ performansımız için aynı şeyi söylemek zor! Sizce de öyle değil mi?
BENCE ÇARE; katılımlı demokrasi araçları olan Kent Konseyi ve Meclisleri, konumuz özelinde de AYRANCI SEMT MECLİSİ.
Ekim ayı içinde yapılacak olan Ayrancı Semt Meclisi Kuruluş Genel Kurulu ile ilgili önümüzde iki alternatif var. 
İlki yaşadığımız apartman genel kurullarında vb. çok yerde parçası olduğumuz gibi; toplantıya katılanların olası sürecin kaderini “birkaç kişinin birikimine ve heyecanına” teslim ederek, kendilerini izleyici ve kaderine razı pozisyona yerleştirmeleri. Yaşamını kolaylaştırdığını sanırken, kendilerini etkisiz kılmaları ve etki alanında etkili olmak yerine mağdur olmayı peşinen kabul etmeleri...
İkincisi ise bugüne kadar az rastlandığı şekilde; toplantıya katılacak yüzlerce (keşke binlerce diyebilsem) kişinin coşku ve merak ile anlamak için dinlediği, yaşam alanları ve yaşam kalitesi ile ilgili beklentilerini ifade ettiği, genel kurulda gündeme gelen konuların olabildiğince çok sayıda semt sahibi tarafından tartışıldığı bir Kuruluş Genel Kurulunun yaşanması. 
Söz konusu olan Ayrancı Semt Meclisi Kuruluş Genel Kurulunda;

- Giriş konuşmalarında Kent Konseyi ve Meclisleri ile ilgili genel bilgiler verildikten, semt meclislerinde siyasi parti, etnik kimlik, inanç konuşulmadan yerel siyaset üretileceğinin anlatılması,
- İlgi ve ihtiyaç alanlarımıza uygun (esnaf, gençlik, hayvan hakları, çevre ve imar uygulamaları, birikimli ve dezavantajlı komşularımız vb.) çalışma gruplarının belirlenmesi, kurulması,
- Yürütme kurulunda görev almak isteyen herkesin kendisini tanıtıp neden aday olduğunu söylemesinden sonra seçimsiz bir şekilde YK üyeleri olmalarına destek verilmesi,
- Geri çağırma ilkesi kabulü ile eş sözcülerin belirlenmeleri,
- Yönerge genel kurulunun birkaç ay içinde yapılması kararının alınması dileklerimden sadece birkaç tanesidir. 
 

Eeee başka diyenlere iki küçük bilgi daha; Diyanet Vakfı’nın sahibi olduğu sağlık imarlı parsel semtteki gelişime paralel, ciddi değer kazanınca, imar planındaki “sağlık imarını konut ve ticaret merkezine” çevirmeye çalışmışlardı. ÇSM gönüllüleri, semt muhtarları ve komşuları yanında meslek odaları ile de dayanışarak imar değişikliği sürecini durdurmayı ve sağlık tesisi imar durumuna sahip çıkmayı başardılar.
Başka bir yatırımcının semtteki en merkezi yerde bulunan yeşil alana hem Okçuluk spor kulübü hem de ticari alan yapma girişimi de Muhtarlıklar, komşular, Meslek odaları destekleri ve ÇSM Çevre ve İmar Uygulamaları çalışma grubu gönüllüleri koordinasyonunda durduruldu. Umarım devam eden hukuki süreç sonunda tamamen de engellenmiş olacak. 
Ayrancı’da yaşayan komşular olarak bu vb. iyi örneklerden öğreneceğimiz ve semtimizdeki yaşam kalitesini korumak/arttırmak adına birlikte yapabileceğimiz çok şey olduğuna ve birkaç sene içinde Çankaya/Çayyolu Semt Meclisi ile Bursa/Nilüfer Mahalle Komiteleri gibi parmakla gösterileceğimize kesinlikle inanıyorum. Yeter ki; yerel yönetim yasasının 76. maddesinin, Kent Konseyleri Yönetmeliğinin, Çankaya Kent Konseyi Yönergesinin, Çayyolu Semt Meclisi Yönergesinin bizlere sağladığı hakları, gücü, GÖNÜLLÜLÜK sorumluluklarını merak edelim, sahiplenelim.
Bence, ilk adım; KENT KONSEYLERİ ve MECLİSLERİNİN mevcut siyaset kültürümüzün tipik yapıları olan siyasi partiler, dernekler, sendikalar, sivil toplum örgütlerinden ÇOK FARKLI ve ÇOK YÜKSEK POTANSİYELE SAHİP olduğunu anlamak olmalı.
Semt Meclisi deyince bu kadar heyecanlanmamın ve bu yazıyı sizler ile paylaşmamın ilk iki nedeni 
- mevcut yapılarımızdaki dikey hiyerarşi yerine eşitler arasında çoğulcu yatay ilişkinin potansiyeli ve gücü ile,
- semtimizde ortaklaştırılan ihtiyaçlara dair Çalışma Grupları önerilerinin Ayrancı Semt Meclisi Genel Kurulunda karar altına alınması durumunda, Çankaya Kent Konseyi aracılığı ile Çankaya Belediye Meclisinin ilk toplantısında gündeme alınmasını isteme HAKKIMIZ olması. Eğer bizler süreci yeteri kadar semt sahibi komşumuz ile birlikte takip edersek Belediye Meclisi kararları taleplerimiz doğrultusunda gerçekleşecektir.
Ülkemiz yasalarında başka hangi sivil toplum örgütünün böyle bir hakkı ve gücü var sizce?
Biraz önce internetten edindiğim 2019 nüfus sayımı verilerine göre; Ayrancı (17.504), Aziziye (11.415), Güvenevler (9.458), Güzeltepe (6.617), ve Remzi Oğuz Arık (5.344) olmak üzere semtimizdeki beş mahallede yaklaşık 50.000 komşumuz yaşıyor. 
Sosyal medyaya göz atınca da; “Ankara Etkinlikleri” instagram sayfasının yaklaşık 423.000 kişi, “Çankaya Belediyesi” instagram sayfasının yaklaşık 57.500 kişi, “Ayrancı Ahalisi” isimli Facebook sayfasının yaklaşık 8.250 kişi, “Ayrancım Derneği” instagram hesabının yaklaşık 1.000 kişi, “Ayrancı Dolayları” instagram hesabının yaklaşık 900 kişi, Ayrancı Semt Meclisi instagram hesabının 94 kişi, facebook hesabının ise 557 kişi tarafından takip edildiğini görüyorsunuz.
Yani etkili olabilecek kadar semtli komşumuz var ve iletişim fırsatları ile ilgili ciddi bir eksiğimiz yok gibi görünüyor…  
Potansiyelimize rağmen İLİŞKİ ve İŞ BİRLİĞİ performansımız için aynı şeyi söylemek zor! Sizce de öyle değil mi?
BENCE ÇARE; katılımlı demokrasi araçları olan Kent Konseyi ve Meclisleri, konumuz özelinde de AYRANCI SEMT MECLİSİ.
Ekim ayı içinde yapılacak olan Ayrancı Semt Meclisi Kuruluş Genel Kurulu ile ilgili önümüzde iki alternatif var. 
İlki yaşadığımız apartman genel kurullarında vb. çok yerde parçası olduğumuz gibi; toplantıya katılanların olası sürecin kaderini “birkaç kişinin birikimine ve heyecanına” teslim ederek, kendilerini izleyici ve kaderine razı pozisyona yerleştirmeleri. Yaşamını kolaylaştırdığını sanırken, kendilerini etkisiz kılmaları ve etki alanında etkili olmak yerine mağdur olmayı peşinen kabul etmeleri...
İkincisi ise bugüne kadar az rastlandığı şekilde; toplantıya katılacak yüzlerce (keşke binlerce diyebilsem) kişinin coşku ve merak ile anlamak için dinlediği, yaşam alanları ve yaşam kalitesi ile ilgili beklentilerini ifade ettiği, genel kurulda gündeme gelen konuların olabildiğince çok sayıda semt sahibi tarafından tartışıldığı bir Kuruluş Genel Kurulunun yaşanması. 
Söz konusu olan Ayrancı Semt Meclisi Kuruluş Genel Kurulunda;

- Giriş konuşmalarında Kent Konseyi ve Meclisleri ile ilgili genel bilgiler verildikten, semt meclislerinde siyasi parti, etnik kimlik, inanç konuşulmadan yerel siyaset üretileceğinin anlatılması,
- İlgi ve ihtiyaç alanlarımıza uygun (esnaf, gençlik, hayvan hakları, çevre ve imar uygulamaları, birikimli ve dezavantajlı komşularımız vb.) çalışma gruplarının belirlenmesi, kurulması,
- Yürütme kurulunda görev almak isteyen herkesin kendisini tanıtıp neden aday olduğunu söylemesinden sonra seçimsiz bir şekilde YK üyeleri olmalarına destek verilmesi,
- Geri çağırma ilkesi kabulü ile eş sözcülerin belirlenmeleri,
- Yönerge genel kurulunun birkaç ay içinde yapılması kararının alınması dileklerimden sadece birkaç tanesidir. 

Çankaya Sahne Çankaya Sahne

Kuruluş Genel Kurulumuz öncesi önümüzdeki birkaç hafta için önerilerim; 
- Ekim 2021 tarihinde yapılacak olan Ayrancı Semt Meclisi Kuruluş Genel Kuruluna kadar olabildiğince çok kişiye dokunmaya çalışmak, herkesin birbirine “semt meclisi amacı, anlamı, potansiyeli, yararı vb.” ile ilgili sorular sormasının, merak etmesinin sağlanması,
- O gün salonunun (Çankaya Sineması’nı/Çankaya Sahne’yi mesela) veya Seğmenler parkındaki amfinin ve etrafının doldurulabilmesi için hazırlanacak el ilanlarının haftalarca önce Muhtarlarımızdan, esnaflarımızdan, apartman yöneticilerimizden başlayarak tüm semtlilere ulaştırabilmesi,
- Yaşadıklarının aksine, yaşadıklarına inat UMUTLU yüzlerce kişi ile “o” salonun doldurulmasıdır.
 “Temsili demokrasi yerine katılımlı olanını” öğrenmemize aracı olacak bir DEMOKRASİ OKULU olmasını dilediğim Ayrancı Semt Meclisi ile ilgili görüş paylaşmak, soru sormak, konuşmak isterseniz aşağıda yazılı olan web sitemdeki iletişim adresini kullanmanız yeterli. E-postalar aracılığı ile satır satıra veya semtimizde önereceğiniz herhangi bir mekânda yüz yüze iletişim ve ilişkiye hatta işbirliklerine ben varım. Ya sen/siz? 
Hepimize kolay gelsin, sevgilerimle…www.mehmetcpeker.biz

Yazar Mehmet C. Peker
  • Paylaş

POPÜLER İÇERİK