Çankaya Belediyesi tarafından 2017 yılında Kuğulu Park’ta yapılan yanlış budama sonrası tahrip edilen ağaçlar 3 yıldır yeşermedi. Orman Mühendisi Ahmet Demirtaş Kuğulu Park’ta sözde ‘budanan’ ağaçların bir daha yeşermeyeceğini söylüyor. Parkın bugünkü durumu Ahmet Demirtaş’ın bu görüşünü teyit eder vaziyette, vahim… Bu konuda yapılan haber ve eleştirilere Çankaya Belediyesinden gelen manipülasyon dolu yanıt ve paylaşımlar ise daha da vahim.
2017 yılında, Çankaya Belediyesi tarafından parkta bulunan 36 akkavak, 8 saplı meşe, 1 geyikdikeni ve 2 doğu mazısı olmak üzere 47 ağaç, yerden 2-13 metre yükseklikten gövdeleriyle kesildi. Belediye “kuruyan ağaçlar insanların üzerine düşüyor” ve “ağaçları güçlendirme budaması yaptık” savunması yapsa da geçen sürede özellikle kuğuların bulunduğu havuzun etrafındaki çoğu akkavak ve saplı meşe ağacı tekrar yeşermedi. Yeşeren ağaçlar ise eski halini almadı. Birçok bankın üzerine gölge düşmeyen parkta ağaçların çoğu kurudu.
Mezopotamya Ajansı'ndan (MA) Zemo Ağgöz'e konuşan Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği üyesi Orman Mühendisi Ahmet Demirtaş, daha önceki uyarılarını hatırlatarak şöyle dedi:
"Bu park, içinde 80-90 yaşlarında çok yaşlı ağaçların olduğu bir park. Ağaçların budamadan önceki halini düşünecek olursak yere hiç güneş değmeyen, buraya gelen herkesin rahat serin bir ortamda barındıran bir parktı. Dolayısıyla Ankara’da herkesin bir şekilde bu parka yolu düşer. Böyle bir budama olmaz. ‘Bu ağaçların bir kısmı yeşerse bile eski durumuna gelmez, burayı tekrar gölgelemez’ demiştik. Gelmedi."
Ağaçların sağlık durumu gözetilmeden yanlış bir şekilde budama adı altında doğrandığına vurgu yapan Demirtaş, “Burada sadece akkavaklar değil, saplı meşeler de doğrandı. Ankara’daki parklarda bulunan en güzel saplı meşeler buradaydı ve şuan iki tanesi kurumuş. Ağaçlar incelenmeden, belli bir yükseklikten kesildi ve sonuç bugün ortada. Çok sayıda akkavak, saplı meşe ağacı kurudu ve bir daha yeşermesi olanaklı değil. Ancak o dönem gerekenler yapılıp ağaçlar tek tek incelenseydi, şimdi kurumuş olan ağaçlar da yaşatılabilirdi” ifadelerini kullandı.
Söz konusu budamanın belediyenin “sorumsuzluk ve bilgisizliğinden” kaynaklandığını kaydeden Demirtaş, “Doğru diyerek çok yanlışlar yapıp zarar veriyorlar. Kuğulu Park bu örneklerden biri. Ağacın biyolojik ve yapısal özelliklerini bilmezseniz, yaprağını, gövdesini, kökünü bilmezseniz yarım yamalak bilgilerle iş yapabilirsiniz. Burada bu yapıldı. Belediye o zaman bu ağaçlara güçlendirme budaması yaptıklarını köklerinin güçleneceğini açıklamıştı. Ama gördüğünüz gibi bu ağaçların kökleri o kadar güçlenmiş ki ağaç kuruyor!” yorumunu yaptı.
Demirtaş, “Kurumuş ağaçların üzerine kuğu resmi çizilecek” iddiasına ilişkin de, “Kurumuş ağacın üzerine güzel kabartmalar çizilebilir ya da yontu haline getirilebilir. Güzel görünebilir belki ama onu yapacaksa bile belediye önce ‘Şu tarihte burada yanlış bir uygulama yaptık, ağaçlar kurudu ama kuruyan ağaçları da böyle değerlendirdik’ demeli" dedi.
MA'nın kuruyan ağaçların durumuna dair bilgi edinmeye çalıştığı zabıta ekibi, “Bu ağaçlar artık yeşermez, bunların üzerine belediye kuğu çizecek” bilgisi verirken. Çankaya Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nden ise “Parka dair bir çalışmamız yok” cevabıyla iddiaları reddetti.
Ankara Çankaya Belediyesi, Mezopotamya Ajansı'nın (MA) dün "Kuğulu Park'ta budanan ağaçlar yeşermeyecek" başlığıyla servis ettiği haberi yalanladı. Belediye tarafından gönderilen açıklamada, 7 Temmuz 2020 tarihinde çekilen fotoğrafın 2017 tarihine ait olduğu öne sürüldü.
Belediye, ayrıca ajans tarafından 7 Temmuz 2020’de çekilen fotoğrafın üzerine “2017 yılı” yazarak, resmi Twitter hesabında paylaşımda bulundu. Söz konusu paylaşımda, “Kuğulu Park 2017 yılında yaptığımız budamadan sonra daha da yeşil... İlk budamanın ardından çekilen ve bugün çekilen fotoğraflar...” ifadelerine yer verildi. Yine, budanmış ağaçların görünmediği bir açıdan çekilen ve parktaki kurumuş ağaçların başka ağaçların yeşil dalları ile kamufle edilerek çekildiği fotoğraf üzerine “2020 yılı” yazılarak paylaşıldı.
Belediye tarafından gönderilen açıklamada, haberin gerçeği yansıtmadığı ileri sürülerek, “2017 yılı Ağustos ayında, biri ağır 3 kişinin yaralanmasına sebep olan park içindeki bir ağacın devrilmesinin ardından Orman Genel Müdürlüğü ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulundan budama işlemleri için izin alınmıştır. Orman Genel Müdürlüğü ekiplerinin Parkta yaptığı incelemede bazı ağaçların kuruduğu ve bazılarının da kurumak üzere olduğu tespit edilmiştir. Alınan izinler üzerine ağaçların kurtarılması amacıyla budama yapılmıştır. Biyolojik ömrünü dolduran ve sert zeminde bulunduğu için kurumak üzere olan bazı ağaçlar budamaya rağmen kurtarılamamıştır. Kuğulu Park’ta yapılan budamadan sonra parkın uzantısında bulunan Polonya Büyükelçiliği de aynı tarihlerde bahçesindeki ağaçları budamıştır. Yapılan budamalardan sonra ağaçların canlandığı ve daha yeşil bir hal aldığı görülmüştür. Kuğulu Park’taki ağaçlar budama işleminden sonra daha da gençleşmiş ve yeşillenmiştir. Ayrıca parkta can güvenliğini tehdit eden bir durum kalmamıştır” denildi.
Ancak, konuya ilişkin daha önce hazırlanan raporlar, söz konusu açıklamada yer alan kimi iddiaları yalanlar nitelikte. Açıklamada yer verilen, “biyolojik ömrünü dolduran ve sert zeminde bulunduğu için kurumak üzere olan bazı ağaçlar budamaya rağmen kurtarılamamıştır” iddiası da bunlardan birisi.
Peyzaj Mimarları Odası, Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği ve Kavaklıkderem Derneği tarafından hazırlanan 25 Aralık 2017 tarihli raporda, “budama” adı altında yapılan işleme ilişkin “ağaçların gövdelerinden kesilerek doğrandığı” tespiti yer alıyor.
Raporda, şu tespitlere yer verilmişti: “Yapılan işleme bakıldığında: ağaçların budanmadığı gövdelerinden kesilerek deyim yerindeyse doğrandığı ortadadır. 46 adet ağacın kesilmesi sonucunda parkın görünümü tümüyle değişmiş ve çirkinleşmiştir. Geniş yapraklı ağaçların sürgün verme yeteneğinden yararlanarak, belirli bir yükseklikten kesilmesi, bu işlemin 10-15 yıl aralıkla yinelenmesi işlemine ‘tetar işletmeciliği’ denir. Anadolu köylüsü kavak ve söğüt ağaçlarında ‘tetar işletmeciliği’ uygulaması yaparak yakacak odun ve yapı malzemesi üretir. Ancak böyle bir uygulamayı parklarda yapmak doğru bir seçim değildir. Elma armut gibi meyve ağaçları yaşlanıp verimden düştüğünde (yeniden sürgün vereceği için) ağaçlar gövdesinden veya kalın dallarından kesilir. Bu uygulamayla bir süre daha meyve alınabilir. Kuğulu Park örneğinde bu yöntemi uygulamak doğru olmaz. Kısaca söyleyecek olursak; budama uygulamalarında belirlenmiş olan amaç, ağacın türü, sağlığı ve bulunduğu yer önemlidir.”
Aynı dernek ve meslek odaları tarafından 2019 yılının Ağustos ayında açıklanan 2’nci raporda ise, belediyenin yaptığı “budama” hakkında “acımasız bir işlem” nitelendirmesi yapılmıştı. Söz konusu raporda da şu ifadelere yer verilmişti: “Çankaya Belediyesi sorumluluğunda olan Kuğulu Park, Kasım 2017 tarihinde ‘budama’ adı altında acımasız bir işleme uğramıştı. Yapılan işlem yerinde incelenerek 25.12.2017 tarihinde ‘Kuğulu Park Ağaçlarının Budanmasına! İlişkin İnceleme Yazanağı’ hazırlanarak Belediyeye ve kamuoyuna sunulmuştu. Budama sınırlarının çok ötesindeki işlemi ‘budama’ değil ‘doğrama’ olarak nitelediğimiz yazanağa Belediye yetkililerinden bir yanıt alınamamıştır. Buradan Çankaya Belediyesi’nin yaptığı eylemi savunduğu çıkarılabilir.”
2017 yılına ait raporda imzası bulunan orman mühendisi Ahmet Demirtaş ise, dün konuya ilişkin Mezopotamya Ajansına konuşmuş ve şu ifadeleri kullanmıştı: “Ağaçlar incelenmeden, belli bir yükseklikten kesildi ve sonuç bugün ortada. Çok sayıda akkavak, saplı meşe ağacı kurudu ve bir daha yeşermesi olanaklı değil. Ancak o dönem gerekenler yapılıp ağaçlar tek tek incelenseydi, kuruyan ağaçlar da yaşatılabilirdi. (…) Böyle bir budama olmaz. ‘Bu ağaçların bir kısmı yeşerse bile eski durumuna gelmez, burayı tekrar gölgelemez’ demiştik. Gelmedi”
PARKIN DAHA YEŞİL OLDUĞU GÜNLER…
Solfasol arşivinden çıkan bu fotoğraf parkın gerçekten de yeşil olduğu günlerden. 2015’te çekilen bu hava fotoğrafı uzmanlarca ‘doğrama’ olarak nitelenen sözde ‘budama’dan 1,5-2 yıl öncesine ait. Fotoğraf sonbaharda çekilmiş olmasına rağmen Çankaya Belediyesinin iddiasının aksine parkın bugünkünden çok daha yeşil olduğu görülüyor.
| Haber | Mehmet Onur Yılmaz |
